9 Ağustos 2012 Perşembe

ÖRÜNTÜDEN, GÖRÜNTÜYE

        İnsan yaşamı örüntüler içinde devinimlerdedir. Yaşamın örüntüleriyle, dolu dolu geçen zamanımız; sağlıklı ve anlamlı görüntüler yaratmaya çalışırız.

         Sizlere örgü ve görgü dersi vermek gibi bir hedefim yok. Ancak; ülkemizdeki siyasal çalışmalara yön veren siyasi partilerin, iktidar ve muhalefetin inatlaşmaları sonucu ortaya çıkacak yeni örüntü ve görüntülerin; ülkemizin sosyal, siyasal ve ekonomik yaşamını nasıl etkileyeceğini zaman içinde nasıl biçimleneceğinin ön kestirmesini yapmak zor bir iş değil.

         Örüntü kavramına uzaktan değil yakından bakarak yolumuzda ilerleyelim. Örgü çeşitlerinden birkaç örnek alalım. Söz gelimi; düz, tersten yüz, haroşe, pirinç, çifte pirinç, lastik, Selanik, saç… örgüleri olarak sıralamak olası.

         Yukarıdaki örgü çeşitleri kullanılarak sele, sepet, köfe, takke, çorap hırka, atkı, kaşkol, perde, bere, kamuflaj  bere…gibi giysiler, araç  ve gereç   üretmek mümkündür.

         Ulusal Eğitim sisteminin yeniden biçimlendirilmesi çalışmaları Türkiye Cumhuriyeti devletinin ülkesi ve milletiyle  bölünmez bütünlüğüne yönelik çalışmaların yeniden örülmesi anlamındadır.  Yeni örüntülerin kendi içinde çeşitli açmazları da içinde barındıracağı açıktır.

         T. B. M. Meclisince kabul edilen yeni yasanın zaman içinde ne götürüp getireceğini hep birlikte artı ve eksilerini göreceğiz. Bir ülkenin eğitim ve öğretim yasalarıyla sık sık oynanması, gençlerimizin sağlıklı bir eğitim ve öğretim almasını engelleyeceği açıktır.

         Bilge insanları söylemiyle; Eğitim ve öğretimin sonuçlarını ancak 30 ile 50 yıl arasında görmek mümkün. Bu duruma eğitim ve öğretimin yeniden yeniden örgütlenmesi, her gelen siyasi iktidarların kendilerine göre örgün eğitim(, belirli yaş grubundaki ve aynı seviyedeki bireylere, amaca göre hazırlanmış programlarla okul  çatısı altında yapılan düzenli eğitimdir. Örgün eğitim, okulöncesi, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumlarını.)belirlemeleri, yaygın eğitimi(Millî Eğitim Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim, halk eğitimi merkezlerinin gözetiminde veya iş birliğinde özel öğretim kurumları mevzuatı dışında açılacak kurslarla ilgili yönetim, eğitim-öğretim, üretim, rehberlik ve denetime ilişkin usul ve esasların) temellerini de, sarsacaktır.

         Yasaların isimlerinin değiştirilmesini hiçbir önemi yok. Asıl olan yasalara hayat verecek olan ders proğramlarında hedeflenen amaçlara ulaşılıp ulaşılmadığına bakılır. Uygulamalar sonucunda ortaya çıkacak, hoş ve nahoş durumları şimdiden görebilmek önemlidir. Şimdiye kadar, var olan yasalara rağmen; toplumumuzun etnik, dini ve felsefi bir çözülmenin olmadığı kutsal günlerin kutlanmasında ve yaşanmasında sorunlar yaşanmadığı açıkça görüldü.

         Ülkemizin doğal ve demografik yapısından kaynaklanan bölgesel farklılıklarımız, dini inançlarımız, gelenek, görenek farklılıklarımız, etnik zenginliğimiz egemen güçlerce, kendi çıkarları için,  kullanılmayacağı anlamını taşımamalıdır. Kışkırtmalarla birlik ve bütünlüğümüz dinamitlenebilir. Sınır komşularımızda bunun örneklerini gördük ve görüyoruz.

         Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası için, eğitim sistemiyle sık sık oynanarak yapılacak yeni örüntülerin sonucu başımıza çeşitli renk ve boyda kıl çoraplar ve  takkeler örülüp, örülmeyeceğini hep birlikte göreceğiz *İ DURAK İ*.

        

 

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home