9 Ağustos 2012 Perşembe

EGEMENİN ADALETİ,

         İnsanlar özgürleştikçe, kendine egemen olmaları zorlaşır. Her DAVRANIŞI özgürlük adına yaptıklarına inanırlar. İşin aslı bu değildir.

Her özgür davranış, eylem ve fiillerin bir karşılığı vardır. Bunun adına SORUMLULUK denir.

         Kendi davranış ve eylemlerine egemen olamayan; kişi, kurum, örgüt ve toplumlar ADALETİ sarsar, ortadan kaldırır. Adaletin yerine, HAVAZATI koyarlar.

         ADALET, toplumu barış ve huzur içinde yaşatır.

         HAVAZAT: Dertler yumağı. Toplumun değer duygularının sarsılmasında adaletin yerinde, zamanında, mekanın da yerini bulmaması, en büyük sebeptir.

         Toplumsal kökenimizden aldığımız bilgiye gelince;

         “Orhun Yazıtları’nda HAKAN; “Türk halkı yoksuldu; açları doyurdum, çıplakları giydirdim, ama biri birine düşman etmedim” diyor. Göçer-konarların yerleşik hayata geçişini destanlaştıran Dede Korkut, Oğuzların başı Bayındır Han’ı savaşa değil, barışa özendirir.

“Selçuk boylarının İslamiyet’i kabul ettiği yüzyılda yazılan ve ilk Türk mesnevisi sayılan Kutadgu Bilig’de Vezir Alytoldi, Hakan’a: “Adalet ve dilin erdemleri, sözün değeri, mutluluğun gelip geçiciliği, ikbalin vefasızlığı” üzerinde öğütler verir. İslamiyet’in kuruluş ve yayılmasında devletin mezhebi yoktu.”

Hazreti Muhammed: “Din nasihattir / İyi huy dinin kalıbıdır / Acı da olsa doğruyu söyleyin / İman, haramlardan ve hırslardan arınmadır / Bir günlük adil davranış 60 yıllık ibadetten üstündür” buyuruyor.

Hazreti Ömer: “Adalet mülkün temelidir” sözü hemen her ülkede duyuluyor..

Osmanlı Valisi Ziya Paşa bilgece sorguluyormuş: Kadı ola davâcı, muhzır / mübaşir de şâhit, / Ol mahkemenin hükmüne derler mi adâlet.

Eflatun: Devletin adaleti, bireylerin mutluluğudur.

Pascal: Adalete dayanmayan kuvvet zalimdir.

Benjamin Franklin: Ne iyi savaş vardır, ne de kötü barış.

Voltaire: Adalete hizmet insanların en yüce görevidir.

Montaigne: İnsan, en az bildiğine en çok inanır.

Tolstoy: Şiddete başvurmadan savunun doğruyu, adaleti.

Beypazarlı Havai: Kindar olan olmaz dindar.

Yunus Emre: Adımız miskindir, düşmanımız kindir bizim.

İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir;

sen kendün bilmez isen, bu nasıl okumaktır. Adalet, din, iman ve kin(**)

** Anılan kişiler ve düşünceler için bkz. M. Ertuğrul Saraçbaşı, Damıtılmış Sözler, (5. Basım) YKY, 1997

Geçmişin tüm güzel, anlamlı, eşitlik, adalet içeren davranışlarını terk ederek, KATRANLAŞMIŞ, HADAVET DAVRANIŞLARININA MI RAĞBET ETMEK GEREKİR?

Ulusal Egemenlik Haftasında; Ulusça yeniden hatırlamamız gereken insani duygularımızın çocuklarımızca benimsenmesi, toplumumuzun geçmişten gelen hasletlerinin yeniden biçimlendirilmesinde büyük yararlar vardır.

Adaletin ahlakı, toplumun din, iman, insanlık ahlakını besleyici olmalıdır. İnsan hak ve özgürlüklerini koruyamayan, besleyemeyen, düzenleyemeyen toplumlar, parçalanıp, bölünüp yok olurlar. Tarih bunların onlarca örneklerini yazar.

EGEMENİN ADALETİ HADAVAT(SORUNLAR YUMAĞI) İÇİNDE OLMAMALIDIR.

VATANIMIZ, ÇOCUKLARIMIZ İÇİN CENNET YAPILMAYA LAYIKTIR.*İ DURAKİ

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home